Genel Başkan Özgür Özel’in çağrısıyla 6 Nisan’da yapılan baskın kurultaydan sonra CHP’deki ana aktörlerin durumu:
Özgür Özel: Bir önceki şaibeli kurultayla seçilmiş şaibeli başkan görüntüsünden kurtulma imkânı yakaladı. Ayrıca önceki kurultayda dönemin CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na karşı işbirliği yaptığı ve kurultayın kazanılmasında çok önemli olan İmamoğlu’nun lojistik desteği olmasaydı Özel’in genel başkan olması düşünülemezdi. Bu yüzden seçildiği andan itibaren İmamoğlu’na hep gebe kaldı. Son yapılan kurultaya kadar Özel, İmamoğlu’yla eş-başkan, hatta İmamoğlu genel başkanın üzerinde vesayeti çağrıştıran görüntüler verdi. Özel’in genel başkanlığı hep tartışıldı ve emanetçi olarak görüldü.
Eğer İmamoğlu’nun yolsuzluk, rüşvet ve irtikap gibi ağır suçlarla önce göz altına alınması ve sonrasında tutuklanması olmasa ne son kurultay gündeme gelirdi ne de Özel, İmamoğlu vesayetinden kurtulabilirdi.
Özel, İmamoğlu’nun yargı sürecini hem CHP’deki koltuğuna iyice yerleşebilmek hem de ülke siyasetinde tartışılan, öne çıkan muhalefet aktörü olabilmek için akıllıca kullandı.
Saraçhane mitingleri ve anlamsız boykot çağrılarıyla ülkedeki kutuplaşmaya odun taşırken CHP’de ipleri ele almaya çalıştı. Gelinen nokta itibariyle Özel, CHP içinde bir önceki kurultaydan daha fazla güçlü hale geldi. Ensesinde hissettiği Kılıçdaroğlu gölgesinden kurtulurken İmamoğlu vesayetini zayıflattı. Zayıflattı diyorum çünkü tam olarak kurtulamadı. Özel’in İmamoğlu vesayetinde kurtulabilmesi ve CHP’de tüm ipleri eline alabilmesi için bir kurultaya daha ihtiyacının olduğu görülüyor.
Ekrem İmamoğlu: Bir önceki CHP kurultayında Özel’in genel başkan seçilmesindeki lojistik desteğinden dolayı CHP Genel Merkezinde ve teşkilatlarında ana belirleyici aktör haline gelmişti. Bir benzetmeyle açıklayacak olursak; davul Özel’de tokmak İmamoğlu’nda gibiydi. CHP’deki güç merkezi Söğütözü’nden Saraçhane’ye kaymış gibi bir görüntü sergileniyordu. Ne demek istediğimi anlamak isteyenlerin son yerel seçimlerde Saraçhane’nin aday belirlemede oynadığı role bakmaları yeterli olacaktır.
Fakta, İmamoğlu’nun yolsuzluk, rüşvet ve irtikap gibi suçlardan dolayı tutuklanması CHP’deki dengeleri değiştirdi. Özel, yaşanan süreci yargısal alandan siyasi alana çekerek İmamoğlu’na sahip çıkıyorum görüntüyle CHP içinde kendini güçlendirirken İmamoğlu ve ekibini zayıflatma sürecini baskın bir kongreyle başlatmış oldu.
Her ne kadar İmamoğlu için son kurultayda Özel’in yanında isminin yazılı olduğu bir boş koltuk ayrılmış olsa da Kurultayda güç kazanan İmamoğlu değil, Özel oldu. “Vesayet Koltuğu” gibi kurultayda duran boş koltuk Özel’in yolculuğunda kullandığı bir araç gibi hizmet etti denebilir.
İmamoğlu, diploma sorunu ve yargılama sürecinden dolayı zayıflarken, Özel artık sadece CHP’de giderek güçlenmiyor, aynı zamanda CHP’nin önümüzdeki seçimlerde muhtemel cumhurbaşkanı adayı olarak yol alıyor.
Bunu makul bulmayanlara cevabın net; Bakıp göreceğiz
Kemal Kılıçdaroğlu: CHP’nin bir önceki kurultayında hiç beklemediği bir yenilgi aldı ve on üç yıldır oturduğu CHP Genel Başkanlığı koltuğundan ayrılmak zorunda kaldı. Hem de hiç beklemediği CHP’li siyasilerin “hançerleriyle” CHP Genel Merkezi’nden Ofis’e taşındı. Bu şekilde gitmeyi bir türlü kabullenemedi. CHP ile ilgili gelişmelere fırsat buldukça dahil oldu. Yaptığı her açıklamada yoldaşlarından yediği “hançer” yaralarının acısını hissettirdi.
Son kurultayda “Aday olur, Olmaz” tartışması yapıldı. Bu yönde işaretler verildi. Parti içindeki taraftarları imzalar topladı ama kendisi Özel’in baskın kurultayında aday olmaya cesaret edemedi.
Kılıçdaroğlu için işin acıklı yanı şuydu; son kurultayda yolsuzluk, rüşvet ve irtikap gibi suçlarla yargılanan birisine ayrılan “Vesayet koltuğu”na dahi daha fazla önem verildi.
Artık Kılıçdaroğlu CHP’de kaybettiği kurultaydan kalanları da Özel’in son baskın kurultayında kaybetti ve kayda değer bir varlık gösteremedi.
Mansur Yavaş: Bir önceki kurultayda İmamoğlu’na konuşma verilip kendisine verilmeyince gerginlik yaşanmıştı. Son kurultayda İmamoğlu’nun “Vesayet koltuğu”na Genel Başkan Özel’in hemen yanında yer verilirken Yavaş’a bir anlamda misafir muamelesi yapıldı. Her hareketle CHP içindeki yeri Yavaş’a hissettirildi. Önceki kurultaydan sonra Özel tarafından cumhurbaşkanlığı adaylığı için sahaya sürülecek iki forvetten biri olarak tanımlanan Yavaş, artık oyuncu olarak bile görülmüyor CHP’de.
Önümüzdeki seçimler için CHP’de forvetler oyundan düşerken, teknik direktör kurultayda sahaya çıkmak için çoktan ısınmaya başladı…
Daha ne diyeyim…
