Pazartesi, Ocak 20


Dünya genelinde açıklanan makroekonomik veriler ve ABD’de bugün başkanlık görevini devralacak olan Donald Trump’ın politikalarının küresel ticarete olası etkileri izlenirken, özellikle Orta Doğu’daki jeopolitik risklerin azalmasıyla petrol fiyatlarında bir miktar gevşeme görüldü.


Hafta boyunca yatırımcıların odağında bulunan ABD’deki Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE), Aralık 2024’te aylık bazda yüzde 0,4, yıllık bazda yüzde 2,9 ile beklentilere paralel arttı.


Bu gelişmelerle birlikte, dolar endeksi geçen hafta, 110,2 ile Kasım 2022’den bu yana en yüksek seviyesini görmesinin ardından bu seviyelerden gerileyerek 109,7’de dengelendi.


Bu arada Uluslararası Para Fonu (IMF), Dünya Ekonomik Görünüm Raporu’nu güncelledi. Raporda, küresel büyümenin hem 2025 hem de 2026’da yüzde 3,3 olacağı ve tarihsel (2000-19) ortalama olan yüzde 3,7’nin altında kalacağı öngörüldü.


Çin’de de geçen hafta açıklanan makroekonomik verilere göre, ülke ekonomisi geçen yıl yüzde 5 ile beklentilerin üzerinde büyürken, bölgenin sanayi üretimi aralıkta yıllık bazda yüzde 6,2 artarak tahminlerin üzerinde gerçekleşti. Ayrıca ülkenin aralıkta yıllık perakende satışları da yüzde 3,7 ile tahminleri aştı.


Öte yandan, Orta Doğu’da İsrail ile Filistin arasında gerçekleştirilen ateşkes anlaşmasıyla azalan jeopolitik riskler, piyasalarda risk algısının azalmasında etkili oldu.


Analistler, değerli metallerin fiyatında tahvil getirilerinin de etkili olduğunu belirterek, ABD’de gerileyen tahvil faizlerinin altının ons fiyatındaki yükselişi desteklediğini ifade etti.


Bu gelişmeler ile birlikte ons bazında fiyatlar geçen hafta altında yüzde 0,4 ve paladyumda yüzde 0,6 artarken, platinde yüzde 2,7, gümüşte yüzde 0,1 azaldı.


Baz metallerde ise Çin’de ekonomik hareketliliğin artacağına işaret eden veriler, bölgede talebin yükseleceğine yönelik ihtimalleri güçlendirerek fiyatların yukarı yönlü hareketini destekledi.


Bununla birlikte, Şili’de devlet destekli Bakır Komisyonu Cochilco, dünyanın en büyük bakır üreticisi olan ülkenin 2024’te dünya bakır üretiminin yüzde 23,6’sını karşıladığını duyurarak, bu oranının 2034’te yüzde 27,3’e ulaşmasının beklendiğini ifade etti.


Şili’de bakır madeni işletmecisi olan Antofagasta, geçen hafta yaptığı açıklamada, 2024 yılında bakır üretiminin yüzde 1’lik bir artışla 664 bin metrik tona ulaştığını ancak beklentilerin altında kaldığını bildirmişti.


Endonezyalı maden şirketi Vale Indonesia ise yaptığı açıklamada, Bahodopi bölgesindeki Merkezi Sulawesi’de nikel cevheri çıkarmak için Mart ayında Petrosea ile 1 milyar dolarlık bir sözleşme imzalayacağını duyurdu.


Baz metallerde tezgah üstü piyasada geçen hafta fiyatlar libre bazında bakırda yüzde 1,5, alüminyumda yüzde 4,3, nikelde yüzde 1,2, kurşunda yüzde 1,1 ve çinkoda yüzde 2,9 arttı.


Petrol fiyatları Ekim 2024’ten bu yana en yüksek seviyesini gördü


Geçen hafta başı petrol fiyatlarının yükselişinde, ABD’nin Rus petrol üretici ve ihracatçı şirketlerine yönelik aldığı yeni yaptırım kararının küresel arz endişelerini artırması etkili oldu. Kararın ardından petrol fiyatları Ekim 2024’ten bu yana en yüksek seviyesine ulaştıktan sonra piyasa oyuncularının yükselen fiyatları değerlendirmek amacıyla kar satışlarına yönelmesi ve Orta Doğu’da ateşkes sağlandığına yönelik haber akışı petrol fiyatlarını törpüledi.


Bununla birlikte Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütünün (OPEC) ham petrol üretiminin arttığına işaret eden veriler de fiyatlar üzerinde etkili oldu.


Ayrıca, OPEC’in bu yıl için küresel petrol talebine yönelik artış tahminini sabit tutması fiyatların aşağı yönlü hareketini destekledi. Grup, küresel petrol talebinin 2025’te geçen yıla göre günlük yaklaşık 1 milyon 450 bin varil artarak 105 milyon 200 bin varil olacağı öngörüsünde bulundu. Talepte büyük çapta artışın beklenmemesi fiyatları aşağı çekti.


OPEC’in geçen hafta yayımlanan aylık petrol piyasası raporuna göre, grubun ham petrol üretimi geçen yıl aralıkta önceki aya göre günlük 26 bin varil artarak 26 milyon 741 bin varile yükseldi. Artan üretim miktarı, ilerleyen dönemde petrol piyasasında arz sorunun yaşanmayacağına işaret ederek fiyatları baskıladı.


Doğal gaz piyasasında ise Rusya ve Ukrayna arasındaki jeopolitik riskler etkili olmaya devam ediyor. Rusya Savunma Bakanlığı, Ukrayna’nın gaz ve enerji altyapısına yönelik yüksek hassasiyetli silah ve insansız hava araçlarıyla (İHA) saldırı düzenlediklerini bildirdi.


Polonya LPG Derneği, yaptığı açıklamada, Polonya’nın Rus sıvılaştırılmış petrol gazı (LPG) ithalatındaki en büyük alıcı konumunda olmasına rağmen bu yıl alımlarını yaklaşık yüzde 80 oranında azaltacağını belirtti. Bu durumun, Moskova’ya uygulanan yaptırımlardan kaynaklandığı ifade edildi.


Öte yandan, Güney Kore Sanayi Bakanı Ahn Duk-geun, enerji kaynaklarını çeşitlendirmek ve Orta Doğu’daki gerilimler nedeniyle arz güvenliğini sağlamak amacıyla ABD’den daha fazla petrol ve gaz ithal etmeyi düşündüklerini bildirdi.


Bu açıklamalar, Trump’ın ABD’ye yapılan küresel ithalatlara yüzde 10 gümrük vergisi uygulama ve Avrupa Birliği’ni daha fazla ABD petrol ve gazı ithal etmeye zorlayarak, aksi halde arabalar ve makineler gibi mallara ihracat tarifesi uygulama vaatlerinin ardından geldi.


Bu gelişmelerle beraber Brent petrolün varil fiyatı haftayı yüzde 1 artışla kapatırken, New York Ticaret Borsası’nda işlem gören doğal gazın İngiliz termal birimi (MMBtu) cinsinden fiyatı da yüzde 1,8 azalışla tamamladı.


Trump korkusu tarım emtiayı pozitif etkiledi


Trump’ın ikinci döneminde yeniden artabileceği düşünülen ticaret savaşları, dünyanın en büyük tarım ürünü ithalatçısı olan Çin’deki ticari akışı etkiledi. Alıcılar, stoklarını artırmaya ve alternatif tedarikçiler aramaya yöneldi. Çinli soya fasulyesi işleyicileri ise rekabetçi fiyatlar nedeniyle ABD yerine Brezilya’dan yapılan sevkiyatları tercih etmeye başladı.


Bununla birlikte ABD’li çiftçiler, ABD Tarım Bakanlığının cuma günü 2024 hasat tahminlerini düşürmesinin ardından mısır ve soya fasulyesi vadeli işlemlerindeki artışla birlikte ürün satışlarını artırdı.


Kurumsal tarafta ise Fransız şeker üreticisi Ouvre, teknik ve mali sorunlar nedeniyle tek fabrikasını kapatma kararı aldığını açıkladı. Fransa, Avrupa Birliği’nin en büyük şeker üreticisi olmasına rağmen olumsuz hava koşulları ve hastalıkların neden olduğu kötü hasatlar, bazı çiftçilerin pancar ekmekten vazgeçmesine ve şeker üreticileri için arzın azalmasına yol açtı. Son dönemde ise şeker fiyatlarındaki düşüş, karları olumsuz etkiledi.


Bu gelişmelerle birlikte geçen hafta Chicago Ticaret Borsası’nda kile başına fiyatlar buğdayda yüzde 1,6, mısırda yüzde 2,9, soya fasulyesinde yüzde 1 ve pirinçte yüzde 2,4 arttı.


Hindistan’da hükümet ve sektör kaynakları, Hindistan’ın dünyanın en büyük ikinci şeker üreticisi olarak, mevcut sezonda 1 milyon metrik ton şeker ihracatına izin vermeye hazırlandığını kaydetti. Kaynaklar, hükümetin yakında bu ihracata resmi olarak izin verecek bir karar yayımlamasını beklediklerini belirtti.


Öte yandan geçen hafta Fildişi Sahili ordusu, kakao kaçakçılığıyla mücadele için görevlendirilen bazı yetkilileri, kakao kaçakçılığı yapmakla suçladı ve olayla ilgili soruşturmanın devam ettiği bildirildi. Fildişi Sahili Genelkurmay Başkanı, ülkenin batısında kakao kaçakçılığıyla mücadele görevini üstlenen beş yetkilinin görevden uzaklaştırılmasını emretti.


ABD’de faaliyet gösteren emtia borsası Intercontinental Exchange’de libre bazında fiyatlar, şekerde yüzde 4,2 ve pamukta yüzde 0,4 azalırken, kahvede yüzde 1,4 arttı. Kakaonun ton başına fiyatı da haftayı yüzde 5,7 artışla tamamladı.

Paylaşmak
Exit mobile version