AA
Sanatçıların ve film karakterlerinin polimer kilden yaptığı heykelleriyle ödüller kazanan Kültür ve Turizm Bakanlığı Sanatçısı Özlem Işık Sarıhan, geleneksel Anadolu kadınını tasvir ettiği art doll sanatını yeni kuşakların da öğrenebilmesi için üniversitelerde bölüm açılmasını istiyor.
1
Hobi olarak başladığı sanatı mesleğe dönüştüren Sarıhan, polimer kil malzemesiyle yaptığı film karakterleri ve tarihi kahramanlarla yurt dışındaki yarışmalarda dereceler kazandı.
2
Yaklaşık 10 yıldır icra ettiği art doll sanatının Türkiye`de hak ettiği yeri almasını isteyen Sarıhan, polimer kilden heykel yapımının inceliklerini AA`ya anlattı.
3
“Koleksiyonlarımda genellikle geleneksel Türk kadınını anlatıyorum”
Sarıhan, art doll sanatının sadece bebek yapımından ibaret olmadığını belirterek, “Aynı zamanda heykel sanatından da feyzalıyorsunuz. Elbise, saç, aksesuar, takı, kılık kıyafet, makyaj derken bir çok el işçiliğini biliyor olmanız gerekiyor” dedi.
4
Sarıhan, polimer bebek üzerine çeşitli koleksiyonlar hazırladığını vurgulayarak, “Koleksiyonlarımda genellikle geleneksel Türk kadınını anlatıyorum. Dede Korkut, Yeşilçam ve Kurtuluş Savaşı kadın kahramanları gibi koleksiyonlar hazırladım. Bu zamana kadar yaptığım koleksiyonlardan en çok ilgiyi Anadolu kadınları ve Kurtuluş Savaşı kadın kahramanları gördü. Bunun nedeni Türk kadınının Kurtuluş Savaşı`nda gösterdiği üstün başarı diye düşünüyorum. Anadolu Kadınları Koleksiyonu Cumhurbaşkanlığı Külliyesi`nde de sergilendi. Yurt içinde ve yurt dışında tarihe adını altın harflerle yazdıran Türk kadınlarının polimer kilden yapacağım heykellerinden bir müze açmak istiyorum.”
5
Bir eser yaklaşık 2 ila 6 ayda yapılıyor
Fırınlama aşaması bittikten sonra vücut iskeletini hazırladığını, iğneleme tekniğiyle vücuda pamuk yapıştırdığını aktaran Sarıhan, koleksiyonun içeriğine göre heykele kıyafetler hazırladığını, el ve ayakların tamamlanmasının ardından eserin asıl karakterini ortaya koyan yüz makyajını yaptığını söyledi.
6
Karakterin inceliklerine bağlı olarak bir eserin yaklaşık 2 ila 6 ay gibi bir sürede tamamlandığı bilgisini veren Sarıhan, şöyle devam etti:
“Sanatım benim için adeta bir terapi gibi. Kabuğuna sığamayan bir insandım. Kendimi sakinleştirmek için bir şeye ihtiyacım olduğunu hissettim. Mesleğim beni bambaşka bir kişiliğe kavuşturdu. Bir şeyler üretmek, ortaya çıkarmak beni sakinleştirdi. Birçok şeye bakış açım değişti. Bir kere görmeyi öğreniyorsunuz, renklere, insanlara, doğaya daha farklı bakıyorsunuz. Kafanızda tasarladığınız objeyi parmaklarınızla hayata geçiriyorsunuz. Mesleğim konusunda gençlere öncü olmak istiyorum. Çok fazla `Atölye çalışmaları yapalım` şeklinde teklifler var ama bu işi öğrenmenin atölye ya da workshop ile olacağını düşünmüyorum. 10 yıldır mesleğimi icra ederken çok farklı sanat dallarıyla etkileşim içinde oldum. Renk uyumunu bilmek çok önemli. Yeri geliyor stilistlik yapıyorum. Eserin vücudunu yaparken anatomiyi de öğreniyorsunuz. O yüzden bence bu tarz eğitimlerin akademik anlamda olması ya da üniversitelerde bu tarz bölümlerin açılması gerekiyor.”
7
En iyi art doll sanatçılarının Rusya`dan çıkmasının nedeninin ise kukla yapımının daha anaokulundan başlayarak çocuklara öğretilmesi olduğunu dile getiren Sarıhan, “Biz de aynı şekilde eğitime anaokullarında başlayabiliriz. Böylece çocuklar üç boyutlu bakmayı da öğrenir. Ayrıca kendi karakterlerini ve kahramanlarını yaratabilirler” şeklinde konuştu.
Yükleniyor lütfen bekleyiniz