Cuma, Haziran 13


Robotik Solar Orbiter uzay aracı tarafından çekilen bu görüntüler, Güneş araştırmalarında çığır açan bir adım olarak değerlendiriliyor.


ESA’nın çarşamba günü yayımladığı görüntüler, Solar Orbiter’ın üzerindeki üç farklı cihaz yardımıyla Mart ayında, yaklaşık 64 milyon kilometre uzaklıktan elde edildi. Üstelik bu görüntüler, Güneş’in maksimum aktivite döneminde çekildi.


Güneş’in kuzey kutbuna ait veriler ise hâlâ uzay aracından Dünya’ya aktarılmaya devam ediyor.


Solar Orbiter, ESA’nın ABD Uzay ve Havacılık Dairesi NASA ile birlikte geliştirdiği bir proje. Uzay aracı, 2020 yılında Florida’dan fırlatılmıştı.


Venüs’ün desteğiyle eğimli bakış açısı


Bugüne dek Güneş hep ekvator düzleminden, yani Dünya’nın ve diğer gezegenlerin bulunduğu ekliptik düzlemden gözlemleniyordu.


Ancak şubat ayında Solar Orbiter, Venüs’ün yerçekimi desteği ile yörüngesini eğerek Güneş’e 17 derece aşağıdan bakma imkânı elde etti. Gelecek yıllarda yapılacak yeni Venüs manevralarıyla bu açı 30 derecenin üzerine çıkarılacak. Böylece kutup bölgelerine yönelik çok daha net gözlemler yapılabilecek.


Solar Orbiter’ın kutupları incelemekten sorumlu bilim ekibinin başındaki Max Planck Güneş Sistemi Araştırma Enstitüsü’nden Güneş fizikçisi Prof. Sami Solanki, “Bu sadece ilk kısa bir bakıştı. Asıl önemli veriler daha gelecek,” dedi.


Prof. Solanki, “Uzay aracı önce güney kutbunu, ardından kuzey kutbunu gözlemledi. Kuzeye ait veriler önümüzdeki haftalarda veya aylarda ulaşacak,” diye konuştu.


Güneş’in manyetik gizemi çözülecek


Solar Orbiter, Güneş’in manyetik alanı, aktivite döngüsü ve güneş rüzgarı gibi pek çok fenomen hakkında veri topluyor.


Güneş fizikçisi Hamish Reid ise, “Tam olarak neyle karşılaşacağımızdan emin değiliz. Muhtemelen daha önce bilmediğimiz şeyleri göreceğiz,” dedi.


Güneş, yaklaşık 865 bin mil çapında, elektrik yüklü sıcak gazlardan oluşan dev bir küre. Kendi hareketi sırasında güçlü bir manyetik alan üretiyor. Bu alan yaklaşık 11 yılda bir kutuplar arasında yer değiştiriyor; buna da Güneş döngüsü adı veriliyor.


Döngü sürecinde Güneş’in yüzeyinde güneş lekeleri olarak adlandırılan daha soğuk ve koyu bölgeler oluşuyor. Bu lekelerin sayısı döngünün ilerlemesiyle artıyor, ardından tekrar azalıyor.


Hamish Reid, “Bu döngüyü tam anlamıyla anlayabilmek için Güneş’in kutuplarında neler olup bittiğini bilmemiz şart,” dedi.


Reid ayrıca şunları ekledi: “Dünya’nın net bir kuzey ve güney kutbu varken, şu anda Güneş’in güney kutbunda hem kuzey hem de güney manyetik alanları mevcut. Bu durum, Güneş’in manyetik alanının tersine dönme aşamasında olduğuna işaret ediyor.”


Prof. Solanki de mevcut görüntülerde Güneş’in manyetik alanının kutuplarda oldukça kaotik göründüğünü belirtti.


Güneş fırtınaları için kritik veri


Solar Orbiter’ın toplayacağı veriler, bilim insanlarının Güneş döngüsünü tahmin etme çalışmalarına da katkı sağlayacak. Bu da Dünya için büyük önem taşıyor çünkü Güneş’te yaşanan fırtınalar, radyo iletişiminde kesintilere, elektrik şebekelerinde bozulmalara yol açabiliyor ve aurora (kutup ışıkları) olaylarını tetikliyor.


Reid, Solar Orbiter’ın yeni konumunun ayrıca heliosferin — yani Güneş ve gezegenlerini çevreleyen devasa plazma balonunun — oluşumunu daha iyi anlamayı sağlayacağını söyledi.


Ulysses’in eksik bıraktığı boşluğu tamamlıyor


1990’larda Ulysses uzay aracı da Güneş’in kutuplarının üzerinden geçmişti. Ancak Ulysses’in üzerinde optik cihaz bulunmadığından sadece Güneş rüzgarını ölçebilmişti.


Prof. Solanki, “Ulysses, Güneş’i göremiyordu. Sadece uzay aracının yanından geçen güneş rüzgarını algılayabiliyordu. Solar Orbiter ise doğrudan Güneş’i görüntülüyor,” dedi.

Paylaşmak
Exit mobile version