Hizbullah tarafından yapılan yazılı açıklamada, Safiyuddin’in “Siyonistlerin canice saldırısında yaşamını yitirdiği” ifade edildi.
Açıklamada, Hizbullah’ın Yürütme Konseyi dahil çeşitli düzeylerde görev yapan Safiyuddin’in, “Nasrallah’ın kardeşi olduğu ve yanına katıldığı” ifadelerine yer verildi.
Soykırımcı İsrail Ordu Sözcüsü Daniel Hagari dün Safiyuddin’in 4 Ekim’de Beyrut’un güneyindeki Dahiye Mahallesi’ne düzenlenen saldırıda öldüğünü açıklamıştı.
Hasan Nasrallah, 27 Eylül’de Beyrut’un güneyindeki Dahiye Mahallesi’nde düzenlenen İsrail hava saldırılarında hayatını kaybetmişti.
Hizbullah, Nasrallah’ın yerine geçecek kişiyi henüz belirlemezken Genel Sekreterlik için Safiyuddin’in isminin öne çıktığı konuşuluyordu.
İsrail basını, İsrail ordusunun 3 Ekim gecesi Beyrut’un güneyine düzenlediği şiddetli hava saldırısında Safiyuddin’in hedef alındığını yazmıştı.
Haşim Safiyuddin kimdir?
Haşim Safiyuddin, 1964’te Lübnan’ın güneyindeki Sur kentine bağlı Deyr Kanun en-Nehr beldesinde dünyaya geldi.
Safiyuddin, 1980’lerde, İran’ın Kum kentine giderek, orada dini ilimler üzerine eğitim aldı. Hizbullah’ın 1982’de kurulduğu süreçte etkin olduğu belirtilen Safiyuddin, İran’da uzun süre kaldıktan sonra Hasan Nasrallah’ın 1992’de Hizbullah’ın başına geçişinin ardından 1994 yılında Lübnan’a geri döndü.
İran’dan dönüşüyle birlikte Hizbullah’ta İcra Konseyi Başkanlığına getirilen Safiyuddin, Nasrallah’ın ölümüne dek aynı görevde bulundu. Safiyuddin, ayrıca örgütün sosyal, ekonomik, iç ve dış yatırımlar gibi birçok hassas dosyasını elinde tutan bir isim olarak biliniyordu.
Nasrallah’ın gölgesi ve Hizbullah’ın iki numaralı adamı olarak bilinen Safiyuddin, Nasrallah ile anne tarafından kuzen olmasının yanı sıra, şekil ve konuşma üslubundaki benzerliği ile de dikkati çekiyordu.
Safiyuddin, güçlü dini içerikleri sık kullandığı ateşli konuşmalarıyla tanınmasının yanı sıra, Hizbullah çevrelerinde ilgi ve popülariteye sahip kişiliğe de biliniyordu.
İsrail’e karşı savaşın mücadelenin temelini oluşturduğunu sık sık dile getiren Safiyuddin, 18 Temmuz’daki konuşmasında İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırıları durmadıkça Hizbullah’ın da Gazze cephesine desteğinin durmayacağını vurgulamıştı.
