Salı, Eylül 30

Onlarca gemiden oluşan Küresel Sumud Filosu günlerdir Gazze’ye doğru yol alıyor. Filoda özellikle tıbbi yardım malzemeleri olmak üzere çok sayıda insani yardım bulunuyor. Bu, bugüne kadar Gazze’ye doğru toplu şekilde çıkan en büyük filo olma özelliğini taşıyor.

KÜRESEL SUMUD FİLOSU TÜRKİYE DELAGASYONUNDAN AÇIKLAMA

Küresel Sumud Filosu’nun Türkiye Delegasyonu’ndan yeni bir açıklama paylaşıldı. Açıklamada, “Hükümetler ve dünya liderlerinin harekete geçmesi, acıyı sona erdirmesi ve suç ortaklığına son vermesi için çoktan vakti geldi” ifadeleri yer aldı.

Açıklamanın tamamı şu şekilde;

Soykırımı ve acıyı sona erdirmek, ahlak ve irade meselesidir. İsteselerdi, dünya hükümetleri İsrail devletinin bu korkunç savaş suçlarını işlemeye devam etmesini sağlayan bitmek bilmeyen silah ve para akışını durdurabilir ve soykırımı derhal sona erdirmek için baskı uygulayabilirdi.

“GEMİLERİNİZİ, ETKİNİZİ VE SESİNİZİ YAŞAMI KORUMAK İÇİN KULLANIN”

Türkiye, İtalya, İspanya hükümetlerine ve tüm dünya ülkelerine çağrımızdır: Destekleyici jestlerinizi taahhütlere ve eyleme dönüştürün. Bu filoya Gazze kıyılarına kadar eşlik edin. Uluslararası hukuk çerçevesinde serbest geçiş ve insani yardıma erişim hakkını savunun. Katliamı körükleyen silah sevkiyatını kolaylaştırmayı bırakın; gemilerinizi, etkinizi ve sesinizi yaşamı korumak için kullanın.

Türk donanması, Kızılay ile koordineli olarak, filomuza ek insani yardım ulaştırılmasını sağladı. İtalya hükümeti, yanımızda seyretmek üzere bir savaş gemisi gönderdi ve bunun “insanlık adına bir eylem” olduğunu duyurdu. İspanya, kendi savaş gemisi/filosu ile katılmaya hazırlanıyor. İtalya ayrıca, Kudüs Latin Patrikhanesi aracılığıyla Kıbrıs üzerinden yardım ulaştırmayı teklif etti. Şimdiye dek on altı hükümet, filoya ve güvenli geçişine destek açıklaması yaptı.

“FİLİSTİNLİLERİN KARADA ÖLDÜRÜLMESİNE GELDİĞİNDE ÇOĞU SESSİZ KALIYOR”

Ama sormak zorundayız: Bu hükümetlerin ve diğerlerinin kaçı bu soykırımı durdurmak, kuşatmayı bitirmek, bunu mümkün kılan silah akışını kesmek için gerçekten elinden geleni yapıyor? Hükümetler denizdeki vatandaşlarını korumaktan söz etmekte acele ediyor ama iş, Filistinlilerin karada öldürülmesine geldiğinde çoğu sessiz kalıyor, hatta daha da kötüsü suç ortaklığı yapıyor.

İşte hükümetlerin bu eylemsizliği yüzünden bu ve diğer filolar var olmak zorunda kaldı. Sıradan insanlar, hükümetlerin defalarca harekete geçmemesi yüzünden tehlikenin içine yelken açıyor. Ve aynı hükümetler vatandaşlarını korumak için gemiler gönderdiğinde ya da Kıbrıs gibi yön değiştirme önerileri sunduğunda, yalnızca gerçeği açığa çıkarıyorlar: Bu işi bitirme kapasitesine sahipler ama yapmamayı seçiyorlar; bu misyonları gerekli kılan suçlarla yüzleşmeyi reddediyorlar.

Her bir eylem (gemi göndermek, açıklama yapmak, yön değiştirme planları
önermek) hükümetlerin harekete geçme araçlarına, meşruiyetine ve sorumluluğuna sahip olduğunu gösteriyor. Eksik olan, bu adımları nihayete erdirecek siyasi iradedir: yalnızca vatandaşları korumak, yalnızca yardımı yönlendirmek değil; kuşatmayı sonlandırmak, Filistin halkının insanlığını savunmak ve soykırımı bitirmek için her şeyi yapmak.

“HÜKÜMETLERİN VE DÜNYA LİDERLERİNİN SUÇ ORTAKLIĞINA SON VERMESİ İÇİN ÇOKTAN VAKTİ GELDİ”

Bu anı mümkün kılan kararlılıkları için liman işçilerine, sendikalara ve taban örgütlenmelerine teşekkür ediyoruz. Onların harekete geçmesi, dünyaya, hükümetleri doğru olanı yapmaya zorlayanın halkın gücü olduğunu hatırlattı. Hükümetler ve dünya liderlerinin harekete geçmesi, acıyı sona erdirmesi ve suç ortaklığına son vermesi için çoktan vakti geldi.

Bu filo, yalnızca dünyanın gözleri önünde aç bırakılan bir halka acilen ihtiyaç duyulan insani yardımı ulaştırmakla ilgili değil. Bu, bir ablukayı yarmak, İsrail’in cezasızlıkla öldürme ve sakat bırakma tarihine son vermek, suç ortaklığını ifşa etmek ve Filistinlilerin de tüm halklar gibi onur, kendi kaderini tayin ve adil bir barış hakkına sahip olduğunu ilan etmektir. Avrupa, Türkiye ve ötesindeki halklar cesaretlerini çoktan gösterdi. Şimdi sıra dünya hükümetlerinde: Aynı cesareti göstermeleri gerekiyor.

 


KAYNAK: HABER7

Editör Hakkında


İstanbul Şişli’de doğan Muhammet Binici, Anadolu Üniversitesi Radyo Televizyon Programcılığı ve Spor Yönetimi bölümlerini bitirdi. Eğitimine, İstanbul Üniversitesi Halkla İlişkiler bölümünde devam etmektedir. Gazeteciliğe 2012 yılında yerel haber siteleri ve yerel gazetelerde başladı. Gündem, Magazin alanlarında editör-muhabirlik yaptı. 2016 yılında Yeni Akit Gazetesi’nde bir yıl muhabirlik yaptıktan sonra, 2020 Eylül itibariyle Haber7’de ‘Gündem Editörü’ olarak görevine devam etmektedir.

Paylaşmak
Exit mobile version