Salı, Aralık 17


Makine İhracatçıları Birliği (MAİB) tarafından yapılan açıklamaya göre, 11 aylık makine ihracatı 2023’ün aynı dönemine göre değişmeyerek 25,8 milyar dolar oldu. Bu dönemde tonaj olarak ihracat azalırken, kilogram başına ortalama ihracat fiyatlarındaki yüzde 4’lük artış sayesinde geçen yılın aynı dönemindeki gelir yakalandı.


Kasım ayı ihracatı ise geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 3,7 azalarak, 2,3 milyar dolara geriledi.


Yıllıklandırılmış makine ithalatının yüzde 2,6 düşmesiyle makine dış ticaret açığı da 15,9 milyar dolara geriledi. 10 aylık ithalatı yüzde 21,4 gerileyen “traktörler ve tarım makineleri” grubu, ihracat fazlası veren sektörler arasına katılırken, ithalatı yüzde 15 artan “klima ve sistemleri” grubu açık vermeye başladı.


“Suriye’deki yeni dönem sektörümüze fırsattan çok sorumluluk getiriyor”


Açıklamada görüşlerine yer verilen Makine İhracatçıları Birliği Başkanı Kutlu Karavelioğlu, küresel alanda yaşanan çatışmalardan ve belirsizliklere dikkati çekerek, ABD’nin seçilmiş başkanı Donald Trump’ın uygulayacağını açıkladığı politikaların yol açacağı muhtemel sıkıntılara değindi.


Avrupa Birliği’nde ise bütçe disiplininden uzaklaşma, yeşil dönüşüm süreci nedeniyle fosil enerjiden mahrum kalma ve hızla azalan doğal gaz rezervlerinin yeni bir enerji krizi başlatma ihtimalinin yaşandığını aktaran Karavelioğlu, AB’nin rekabetçiliğinin erimeye devam ettiğini bildirdi.


Türkiye’nin makine ihracatında belirleyici paya sahip Almanya’da endüstriyel üretimin gerilediğini söyleyen Karavelioğlu, “Almanya ve Fransa’daki siyasi belirsizlik endüstriyi olumsuz etkiliyor. Avrodaki zayıflamanın da bir süre daha devam etmesini bekliyoruz” dedi.


Suriye’nin istikrarlı bir demokrasiye kavuşmasının Türkiye’nin özellikle deprem sonrası dönemde çok geliştirdiği iş ve inşaat makineleri sektörünü olumlu etkileyeceğini anlatan Karavelioğlu, şu bilgileri verdi:


“Suriye’de bazıları yok olmuş birçok faaliyet biçiminin ve hafif sanayinin yeniden doğuşu için gerekli makine ihtiyaçları, hibeler de dahil olmak üzere birçok ülke ve kurum tarafından fonlanacaktır. Fakat biz sosyal entegrasyon, tarihi bağlar ve yakın komşuluk ilişkilerimizin sektörümüze fırsattan çok, sorumluluk getirdiğine inanıyoruz. Spekülasyon için bile erken olmakla birlikte, bugün dış ticaretinin 3’te ikisini Türkiye ile yapan Suriye’nin rakiplerimiz için de Irak ve Rusya kadar önemli bir alıcı olacağını düşünmek, Türk makinelerinin komşu coğrafyalardaki doğal üstünlüğünü orada da hayata geçirmenin yöntemlerini kurgulamak gerekir.”


“2024’te ithalata karşı bir miktar zemin kazanmış olacağız”


Kutlu Karavelioğlu, 2024’ü üretimde yüzde 8 civarında gerileme, ihracatta ise geçen yıl ile aynı seviyede 28 milyar dolar civarında kapatmayı beklediklerini vurgulayarak, “İthalata karşı bir miktar zemin kazanmış olacağız.” ifadesini kullandı.


İç piyasadaki durgunluğun bir süre daha devam edeceği görüşünün hakim olduğunu aktaran Karavelioğlu, “Dezenflasyon politikaları için büyük önem taşıyan bu dönemde, birçok sektör için en kritik konu asgari ücret zammı olacaktır. Açıklanacak oran, iş ve çalışma barışının korunması açısından büyük öneme sahip. Sektörümüz, süreci en iyi yönetmesi gereken ve yönetecek aktörlerden olacaktır.” değerlendirmesinde bulundu.

Paylaşmak
Exit mobile version