Pazartesi, Ağustos 4

İsrail şimdi de Beluçların mücadelesini gasp etmeye çalışıyor…

Evet, Tel Aviv yeni bir projenin peşinde…

En son Dürzi kimliğini kullanarak ulusal çıkarlarına alet eden Tel Aviv’in gözü bu kez Asya topraklarında…

Henüz Dürzi gerilimi kadar kulağımıza çalınmamış olsa da yakın gelecekte Tel Aviv’in kaşıdığı sinir uçlarından biri olarak görebiliriz Beluçları…

Ekseriyeti Pakistan’ın Belucistan eyaletinde yaşasa da İran’ın Sistan-Belucistan bölgesinde, Afganistan’da hatta Birleşik Arap Emirlikleri ve Umman’nın belli noktalarında Beluç diasporası mevcut…

Bu dağınık nüfusun Tel Aviv’in böl-yönet politikasına yatkın olması Siyonist aklın iştahını her geçen gün daha da kabartıyor…

Dolayısıyla Tel İsrail’in projeksiyonu bu sefer de Sünni Müslüman bir halk olarak bilinen Beluçların üzerinde…

*

İran’a yönelik sürpriz saldırının bir gün öncesinde İsrail savaş çığırtkanlığı yaparken, küçük ama önemli bir haber gözlerden kaçtı…

Biz hatırlatalım…

Kuruculuğunu ve başkanlığını 20 yılı aşkın bir süredir İsrail Askeri İstihbarat Teşkilatı’nda görev yapan Yigal Carmon’un yaptığı Washington merkezli Orta Doğu Medya Araştırmaları Enstitüsü bünyesinde yeni bir birim kuruldu…

12 Haziran’da Belucistan Çalışmaları Projesi’nin başlatıldığını duyuran bu düşünce kuruluşunun başkanı -İsrailli eski istihbarat görevlisi Yigal Carmon- aynı zamanda eski İsrail başbakanları İzak Rabin ve İzak Şamir’in terörle mücadele danışmanıydı…

Kurum başkanının 20 yılı aşkın bir süre İsrail Askeri İstihbarat Teşkilatı’nda görev yapmış olması nedeniyle bu organizasyon, sürekli olarak İsrail yanlısı bir gündem takip etti…
Dahası 1998’de kurulan bu organizasyonun -en iyi ihtimalle 2012’den bu yana- İsrail devleti için “gayrı resmi” olarak istihbarat toplama faaliyetlerinde bulunduğu bile öne sürülüyor…

Araştırma projesine biraz göz atıldığında kurumun Beluçların yaşadığı bölgeye ilişkin açıklamasında “petrol, gaz, uranyum, bakır, kömür ve nadir toprak elementleri” gibi doğal kaynaklarının bolluğuna değinildiği kolaylıkla görülebilir…

Ayrıca bu ‘gayrı resmi istihbarat organizasyonu’ söz konusu bölgeyi “İran’ı, ülkenin nükleer emellerini ve Pakistan ile olan tehlikeli ilişkilerini kontrol altında tutmak ve bunlara karşı koymak için mükemmel bir ileri karakol” olarak gördüklerini ayan beyan itiraf etmekten de çekinmiyor…

Elbette İran ve Pakistan arasında sınır ihtilafları ya da muhtelif diplomatik gerilimler yaşanıyor…

Fakat İsrail daha girift ve müşterek bir sıkıntı…

*

Öte yandan dipnot mahiyetinde değinmekte fayda var:

Tahran yönetiminin ülkenin doğusunda kalan ve Sünni Müslümanların yaşadığı başkenti Zahedan olan Sistan-Belucistan’da zaman zaman Sünni Müslümanlara yönelik gerçekleştirdiği zulüm es geçilmemeli…

Zira Tahran’ın körüklediği mezhep çatışması Siyonist aklın ekmeğine yağ sürmekten başka bir işe yaramamıştır ve yaramayacaktır…

Tarih, uzak coğrafyalarda yakılan küçük kıvılcımların, büyük yangınlara dönüştüğüne defalarca kez tanık oldu…

Bugün Beluç coğrafyasında filizlenen bu yeni ilgi, masum bir destek değil; derin hesapların, kurgulanmış fay hatlarının ve vekâlet savaşlarının habercisi olabilir…

Fatih Yoncalık / Haber7

 

Paylaşmak
Exit mobile version