Çarşamba, Haziran 25


Sağlık Bakanlığı öncülüğünde Adana Şehir Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde, Türkiye’nin ilk deri bankası ve doku laboratuvarı kuruldu.


Sayılı ülkelerde bulunan ve devletler için savaş, afet ve toplu yaralanmalar gibi durumlarda stratejik önem arz eden merkezde, bağışla alınan insan derileri işlenerek 2 ila 5 yıl saklanabiliyor.


Vücudunda ağır yanık oluşan hastalara da deri bankasından alınan deri naklediliyor ve tedavileri için süre kazanılıyor. Nakledilen deriyi 1-2 ay kullanabilen hastaya, bu süre içinde doku laboratuvarında kendi hücrelerinden yeni deri oluşturulması sağlanıyor.

[Fotoğraf: AA]


“Hastaya bir yaşam şansı tanınıyor”


Adana Şehir Eğitim ve Araştırma Hastanesi Yanık Merkezi sorumlusu Prof. Dr. Koray Daş, laboratuvarda insan kaynaklı deri ve diğer dokuların üretiminin yapılabileceğini söyledi.


Deri bankası ve doku laboratuvarlarının ABD, Çin, Singapur ve İsrail ile Avrupa’daki gelişmiş ülkelerde bulunduğunu belirten Daş, merkezin Türkiye’de ilk kez açılmasında emeği geçen Sağlık Bakanlığı, Adana Şehir Eğitim ve Araştırma Hastanesi ve İl Sağlık Müdürlüğüne teşekkür etti.


Daş, hizmete giren merkezin ağır yanığı bulunan hastaların tedavisinde hayati öneme sahip olduğunu vurgulayarak, şöyle konuştu:


“Özellikle ağır yanıklarda, insanların derilerinin büyük kısmını kaybetmesi söz konusu oluyor ve bu şekilde yaşam maalesef mümkün olamıyor. Acil durumda bu bankalarda stoklanmış deriler, doğrudan uygulamaya konulabiliyor. Böylece hastaya yaşam şansı tanınıyor. Bir yandan da deri bankamız bünyesinde insan kaynaklı hücrelerin laboratuvarını da kurmuş bulunuyoruz. Orada da yine aynı hasta için kendi hücrelerinden yeni deri oluşumları sağlanabilecek.”


Fotoğraf: AA[Fotoğraf: AA]


Deri bankasının, hücrelerden yeni dokular oluşturabilmeleri için zaman kazandıracağını dile getiren Daş, “Bu derileri ağır yanığı bulunan hastaya nakil ettiğimizde bize 1-2 ay süre kazandırıyor. Bu, onlara kendi dokularından yeni deriler oluşturabilmemiz için yeterli bir süre. Diğer laboratuvarımızda yeni dokular oluşturup onlarla açık yaraları kapatıyoruz. Böylece yaşam şanslarını artırmış oluyoruz” ifadelerini kullandı.


Sağlık Bakanlığının politikaları sayesinde yanık tedavisinin ciddi yerlere geldiğinin altını çizen Daş, “Çok ağır yanıklarda maalesef yaşam şansı hala çok az. İyi yanık merkezlerimiz olmasına rağmen yine de yaşam şansı az olan hasta grubu var. Bunlar için bu deriler, yüzde 80-90 yanığı bulunan hastaları bile hayatta tutabilecek bir imkan sağlıyor” dedi.


“Alınan deri 2 ila 5 yıl boyunca saklanabiliyor”


Daş, merkezde insan kaynaklı doku ve hücrelerden yeni ürünler yapılabileceğini, çok yönlü bilimsel araştırmaların da gerçekleştirilebileceğini anlattı.


Merkezde stoka alınan derileri iki kaynaktan elde ettiklerini söyleyen Daş, şöyle devam etti:


“Birincisi estetik amaçlı operasyonlarda hastaların fazla derileri atılıyordu. Deri bankası sayesinde bu atılan derileri başka hastaların hayatını kurtarmak için fırsata dönüştürüyoruz. Diğeri de kişiler, organ bağışı sırasında derilerini de bağışlarsa onu kullanıyoruz. Bu deriler belli koşulda bankamıza getiriliyor. Belirli testlerden geçen deriler işlenebilir durumdaysa belli metotlarda bir işlemden geçiyor. Dünya standartlarına uygun, insanda kullanılabilecek şekilde süreç tamamlanıyor ve deri stoklarımız oluşturulmuş oluyor. Güvenli bir şekilde saklanıyor. Son kullanıcıya da tüm sertifikasyonları tamamlanmış olarak ulaştırılıyor.”


[Fotoğraf: AA]


Daş, bağışlanan derinin üst kısmından ince bir tabakayı alarak stokladıklarını belirterek, şunları kaydetti:


“Vefat eden kişinin derisi duruyor, kötü bir görüntü oluşturmuyor. Diğer bağışlanan organlar alınıyor ve anında nakledilmesi gerekiyor. Deriyi aldıktan sonra 2 ila 5 yıl boyunca saklanabiliyor. Özellikle savaş, terör, büyük felaketler, toplu yaralanmalar gibi durumlarda elinizde böyle bir stok bulunduğunda çok hızlı müdahale edebiliyorsunuz, çok sayıda insanı hayatta tutabiliyorsunuz. Deri bankaları basit bir yapı değil, stratejik önemi var. Ülkeler kendilerine göre stratejik deri stokunu belirlerler. Biz de burada onu gerçekleştirmeye çalışacağız.”

Paylaşmak
Exit mobile version