Bolu Kartalkaya’da bir otelde çıkan yangın ve sonrasındaki gelişmeler hepimizin malumu… Bu süreçte en sık tartışılan meselelerden biri de yangın merdivenleri.
Her ne kadar oteller öne çıksa da aslında hem yangın çıkışı hem de yangın merdiveni konutlar başta olmak üzere okullar, hastaneler, kreşler, yaşlı bakım merkezi, alışveriş merkezi gibi yerler için de hayati önemde.
Ancak burada hepimizin dikkatini çeken bir yanlış kullanım öne çıkıyor. Özellikle evlerinde yeterli alanı olmayan aileler, yangın çıkışı için ayrılan alanı bir nevi depo olarak kullanıyor. Aracının yedek lastiğini koyan da var, kullanmadığı bebek arabasını ya da evin içine sığmayan eski koltuğunu burada tutan da.
Uzmanlar ise bu tür kullanımların herhangi bir yangın sırasında ciddi sorunlara neden olabileceği görüşünde. Ancak buraların boş bırakılması tek başına yeterli değil. Yangın kaçış yolları ve bunun önemli bir bileşeni olan kaçış merdiveninin ilgili standartları sağlayabilmesi de çok kritik.
Yeni binaların hepsinde yangın çıkışı zorunlu
İTÜ Öğretim Üyesi Doç. Dr. Nuri Serteser, ülkemizde yangın güvenliği dendiğinde akla ilk gelen isimlerden. Öncelikle mevcut durumun nasıl işlediğini anlatıyor. 2007’de çıkarılan Yangın Yönetmeliğinin 2021’e dek farklı tarihlerde güncellendiğini ve bu tarihten itibaren inşa edilen her yapıda yangına karşı önemli kurallar olduğunu belirtiyor.
Olası bir yangında önceliğin ‘emniyetli şekilde tahliye’ olduğunu kaydediyor Doç. Dr. Serteser. En temel haliyle yangın sırasında insanların en hızlı ve en emniyetli şekilde binadan tahliye edilip, bina dışındaki belirlenen en uygun noktada toplanmalarının sağlanması olarak formüle ediyor süreci.
Kaçış koridoru ve yangın merdivenin teknik verilerinin de söz konusu katta yaşayan kişi sayısına göre belirlendiğini öğreniyoruz. Ve yeni binaların hepsinde aksi belirtilmedikçe en az iki yangın çıkışının olması ve bunların korunumlu olması gerektiğini kaydediyor Serteser.
[Yangın kapıları kurallara uygun şekilde farklı özellikleri bir arada taşıyabilmeli.]
Bu alanlarda kullanılan kapıların ‘yangın kapısı’ özelliğinde olmasına değinen Doç. Dr. Serteser, kapıların mutlaka duman geçişine ve ısısal etkilere karşı korumalı ve kendiliğinden kapanma özellikli olması gerektiğinin altını çiziyor. Kapıların belirli kapasite koşullarına göre boyutlandırılması gerektiğini ve bu koşulların sağlanmaması halinde yangın durumunda etkisiz kalabileceğine işaret ediyor.
Ancak burada unutmamamız gereken bir detay var. Yangın Yönetmeliği’nde konutlar için bazı istisnai durumlar bulunuyor. Doç. Dr. Serteser, 4 katı geçmeyen müstakil konutların bunun dışında olduğunu söylüyor. Yapı yüksekliği itibariyle 21,5 metrenin altında olan binalarda da normal merdivenin kaçışlar için yeterli kabul edildiğini vurguluyor.
“Bu alanlar ardiye gibi kullanılmamalı”
Bu teknik detayların ardından madalyonun ‘kullanıcı’ kısmına geliyoruz. Haberin girişinde de belirttiğimiz üzere yangın merdivenleri ve acil çıkış alanları sanki birer ‘depo’ gibi kullanılıyor.
Doç. Dr. Nuri Serteser de buna dikkat çekip, şöyle devam ediyor:
“Bu alanları ardiye gibi kullanmak son derece yanlış. Lütfen vatandaşlarımız bu alanları boş bıraksın. Buranın eşyadan arındırılmış olması şart. Aksi halde olası bir yangında tahliye mümkün olmayabilir ve bu da ciddi sorunlara yol açar. Buraya sadece eşya konmakla kalmıyor… Bazı binalarda bu alanlara elektrik ve doğal gaz sayaçları da yerleştiriliyor ki bu da son derece hatalı.
[Konutlardaki yangın kaçış noktaları çoğu yerde ‘fazla eşya deposu’ olarak kullanılıyor.]
Yangın merdiveni ya da yangın çıkışı varlığının tek başına yeterli olmadığının da altını çizmek gerek. Buranın aynı zamanda gerçekten de ilgili standartları karşılaması lazım. Yapı elemanlarının yangına dayanımı, dumanın havalandırılma olanakları, yangın kapısının özellikleri gibi çok farklı detaylar var. Bunlar bir bütün ve hepsinin kurallara uygun olması gerek.
Oteldeki facia hepimizin dikkatini buraya çekti. Ancak otellerde geçici konakladığımızı ama hayatımızın çoğunun evlerimizde geçtiğini unutmayalım. Çok sayıda insanın bulunduğu alanlarda yangın tahliyesi hayati önemde. Kalabalık siteler, hastaneler, kreşler, yaşlı bakım merkezleri, alışveriş merkezleri gibi yerlerde de bu konunun üzerine hassasiyetle eğilmek gerek.
Eğer bulunduğunuz yerde bu konularda yanlış ya da eksik bir husus dikkatinizi çekiyorsa lütfen bağlı bulunduğunuz belediyeye bu durumu zaman kaybetmeksizin bildirin.”
