Pentagon’dan yapılan yazılı açıklamada, raporun, Bakanlığa bağlı Tüm Alanlarda Anomali Çözüm Ofisi (AARO) tarafından 2022 Mali Yılı Ulusal Savunma Yetkilendirme Yasası gereği hazırlandığı belirtildi.
Bu yılki raporda, 1 Mayıs 2023 ile 1 Haziran 2024 arasında toplam 485 olayla birlikte 2021 ve 2022’de meydana gelen ancak AARO’ya bildirilmediği için kayıtlara girmeyen 272 UAP olayının yer aldığı ifade edildi.
Açıklamada, bu yıl rapor edilen olaylardan 118’inin balonlara, kuşlara ve insansız hava araçlarına bağlı olarak çözüldüğü ancak diğer vakalarla ilgili incelemelerin sürdüğü bilgisi verildi.
AARO’nun şu ana kadar incelediği toplam UAP vaka sayısının 1 Haziran 2024 itibarıyla 1600’ün üzerine çıktığına işaret edilerek, UAP olaylarının oluşturduğu potansiyel tehditlerin analiz edilmesi ve anlaşılmasının, birçok bakanlık ve kurumun dahil olduğu bir işbirliği çabasıyla devam ettiği belirtildi.
Eski Pentagonlu yetkiliden UFO’larla ilgili olarak “Evrende yalnız değiliz” iddiası
ABD Savunma Bakanlığının (Pentagon) eski yetkililerinden Luis Elizondo, ABD Temsilciler Meclisi komitesinde “tanımlanamayan uçan cisim”lere (UFO) ilişkin “Evrende yalnız değiliz.” iddiasında bulundu.
ABD basınındaki haberlere göre, ABD Temsilciler Meclisi Gözetim ve Hesap Verebilirlik Komitesi, Washington’da “Tanımlanamayan Anormal Fenomenler (UAP), Gerçeği Ortaya Çıkarmak” başlıklı bir oturum düzenledi.
Son yıllarda UFO’larla ilgili iddiaları yüksek sesle dile getiren eski Pentagon yetkililerinden Elizondo, oturumda bir araya gelen temsilcilere, “UAP gerçektir. Aşırı gizlilik sadık devlet memurlarına, askeri personele ve halka karşı ciddi suistimallere yol açıyor. Tüm bunlar evrende yalnız olmadığımız gerçeğini gizlemek için yapıldı.” iddiasında bulundu.
Elizondo, ABD’nin UAP diye adlandırdığı UFO’ların gerçek olduğunu belirterek, daha önce gizli bir Pentagon programının parçası olarak UFO’ları araştırdığını öne sürdü.
Hükümetin UFO’lar hakkındaki çalışmalarının çoğunun halen gizli olduğunu belirten Elizondo, “Bizim hükümetimiz ya da başka bir hükümet tarafından üretilmeyen gelişmiş teknolojiler dünyanın dört bir yanındaki hassas askeri tesisleri izliyor.” ifadelerini kullandı.
Oturumda, Elizondo’ya dünyanın dört bir yanındaki hassas askeri tesisleri izlediği görülen bazı “gelişmiş teknolojilerin” uzaylılar ya da özel şirketler tarafından işletilip işletilemeyeceği soruldu. Elizondo ise “Belki ikisi de.” şeklinde cevap verdi.
Elizondo, hükümet içindeki bazı kişilerin UFO’lar hakkında konuşanlara karşı misilleme yaparak onları taciz ettiğini ya da güvenilirliklerini yok etmeye çalıştığını söyledi.
Eski Pentagonlu yetkili, Kongre’yi ve ABD’nin 47. Başkanı seçilen Donald Trump’ın yeni yönetimini, UAP programları konusunda daha şeffaf olmaya çağırdı.
“UFO’lar, insan olmayan bir üst zekanın kanıtı” vurgusu
ABD Donanmasından emekli Tuğamiral Tim Gallaudet de Elizondo’nun söylemini destekleyen açıklamalarda bulundu.
İnsan dışı zeka ve onların bilinmeyen teknolojilerinin evrendeki tek gelişmiş zekanın insanoğluna ait olmadığını belirten Gallaudet, ABD halkının UFO’larla ilgili bilgiye sahip olma hakkı olduğunu vurguladı.
Gallaudet, UFO’ların insan olmayan bir üst zekanın kanıtı olduğuna inandığını kaydetti.
“Hükümet, UFO raporlarını gizli tutmak için program oluşturdu” iddiası
Oturumda konuşan gazeteci Michael Shellenberger, hükümetin UAP’ler hakkında bildikleri konusunda şeffaf olmadığına, ordu ve istihbarat birimleri içindeki unsurların operasyonlarını Kongre’ye bildirme konusunda anayasal görevlerini ihlal ettiklerine dair giderek artan sayıda kanıt bulunduğunu ifade etti.
Shellenberger, ABD hükümeti içinde “Immaculate Constellation (Kusursuz Takımyıldızı)” olarak bilinen bir gizli program oluşturulduğunu öne sürdü. Shellenberger, gizli programın tek amacının askeri personelden UAP raporlarını toplamak, bunları hükümetin ve ordunun geri kalanından uzakta saklı tutmak olduğunu iddia etti.
ABD hükümetinin UAP’ler hakkında açıkladığından çok daha fazlasını biliyormuş gibi göründüğünü vurgulayan Shellenberger, “Ancak ABD hükümetinin bildiği her şeyi açıkladığına inananlar bile Kongre’nin daha fazla şeffaflık taleplerine itiraz etmemelidir.” diye konuştu.