İşgalci İsrail’in 15 ay boyunca Gazze’de 2 milyon fazla insana karşı giriştiği soykırımı yapılan ateşkesle durdu. İsrail tarafından kara, deniz ve hava ablukası altındaki şehir, dünyanın en büyük açık hava hapishanesi olarak tanımlanıyordu. Aylarca süren katliam, kenti büyük bir mezarlığa dönüştürdü.
İnsani yardımların kente girişini engelleyerek 2 milyondan fazla masum sivili açlığa mahkum eden soykırımcı Tel Aviv yönetimi, ateşkesin ardından da Gazze’nin dünyaya açılan tek kapısı Refah üzerindeki etkisini devam ettirmek istiyor.
Büyük bir kısmı moloz yığınına dönen kentte hastanelerin neredeyse hepsi kullanılamaz durumda, sağlık altyapısı hizmet veremiyor. Dolayısıyla Mısır sınırındaki Refah, Gazze’nin yeniden imarı konusunda oldukça önemli bir konumda.
Peki, bu konudaki tartışmalar neler? Mısır ile İsrail arasına neler konuşuluyor?
Refah’ı kim kontrol edecek?
Kamuoyuna yansıyan bilgilere göre Mısır, Refah sınır kapısının yeniden açılması için bir mekanizma üzerinde anlaşmak üzere İsrailli ve Filistinli yetkililerle görüşmeler yürütüyor.
Arap basınına konuşan Filistinli yetkililere göre, İsrail ile Filistin Yönetimi arasında geçişin yeniden açılması için görüşmeler devam ediyor, ancak çözülmesi gereken hala farklılıklar var.
Görüşmelerin yapıldığına dair bir açıklama da Avrupa Birliği’nden geldi. İsmini açıklamayan bir yetkiliye göre, taraflar arasındaki görüşmeler hala devam ediyor.
AB yetkilisi ayrıca “İsrail, Filistin Yönetimi ve Mısır arasında bir anlaşmaya varılması halinde, 2005 anlaşmasına uygun olarak Avrupa gözlem ekibini sınır kapısına geri göndermeye hazırız” diyor.
Esasen bu 2005 yılında Filistin Yönetimi ile İsrail arasında varılan anlaşmadaki AB rolüne işaret ediyor. Filistin Yönetimi, Avrupalı gözlemcilerin de katılımıyla, İsrail ile 2005 yılında imzalanan anlaşma uyarınca sınır kapısının tekrar kullanıma açılmasını istiyor.
Ancak İsrail’in hala ne planladığını bilen yok. Ancak Gazze’deki ateşkes konusunda kendi rolünü ön plan çıkaran ABD Başkanı Donald Trump’ın ekibinin de bu konuda inisiyatif almak istediği biliniyor.
Netanyahu’nun ofisi ne diyor?
Refah Sınır Kapısı konusundaki tartışmalar devam ederken İsrail Başbakanlığı yaptığı açıklamada, İsrail’in Filistin Yönetimi’nin sınır kapısının kontrolünü yeniden ele geçirmesini kabul ettiği yönündeki iddiaları yalanladı.
Açıklamada, Refah Sınır Kapısı’nın “Hamas ya da Filistin Yönetimi’ne bağlı olmayan Gazzeli Filistinliler” tarafından işletileceği duyuruldu.
Geçtiğimiz günlerde Hamas ile İsrail arasında varılan ateşkes anlaşmasına göre, İsrail ordusu geçişin etrafında konuşlanıyor ve İsrail ordusu ile Genel Güvenlik Servisi’nin (Şabak) gözetimi, kontrolü ve önceden onayı olmadan geçişin mümkün olmuyor.
Öte yandan Filistin Yönetimi’nin Refah Sınır Kapısı’ndaki tek operasyonel rolünün pasaportlara Filistin Yönetimi damgası vurmak olduğunun belirtildiği açıklamada, bu düzenlemenin ateşkes anlaşmasının ilk aşaması için geçerli olduğu ve “gelecekte değerlendirileceği” kaydedildi.
Philadelphia (Selahaddin) Koridoru’nda ne tartışılıyor?
İsrail güçleri geçtiğimiz mayıs ayında Gazze Şeridi’nin Mısır’la olan sınırını, Philadelphia Koridoru da dahil olmak üzere ele geçirdi. Böylece Refah sınır Kapısı da tamamen kapandı.
Ateşkes anlaşmasının ardından ise hem Refah Sınır Kapısı’ndaki durum hem de Philadelphia Koridoru konusunda İsrail ile Mısır arasındaki müzakereler başladı.
İsrail medyasına göre, Mossad ve Şin-Bet başkanları David Barnea ve Ronen Bar ile Mısır Genel İstihbarat Servisi Başkanı Hasan Reşad arasında toplantılar sıklaştı ancak henüz bir anlaşmaya varılmış değil.
Taraflar arasında teknik ve lojistik anlaşmazlıklar bulunuyor.
Ayrıca İsrail koridorda güç bulundurmak isterken Mısır, bölgedeki durumun Gazze saldırıları öncesindeki konumuna geri dönmesinde ısrarcı.
“Selahaddin Koridoru” olarak da bilinen ve Gazze ile Mısır sınırında yer alan koridor, 1979’da Mısır ile İsrail arasında imzalanan “Camp David” anlaşması kapsamında tampon bölgede yer alıyor. Koridor, 14,5 kilometre uzunluğunda, birkaç yüz metre genişliğinde ve Akdeniz’den başlayıp Kerem Ebu Salim Sınır Kapısı’na kadar uzanıyor.
“Camp David” anlaşmasına göre, Philadelphia Koridoru Filistin toprakları arasında yer alıyor ancak belirli sayıdaki (180 zırhlı araç 4 bin asker) İsrail güçlerinin kontrolüne bırakıldı. Sınırın öbür tarafında ise hafif silahlı Mısır polisinin bulunmasına izin verildi.
Philadelphia Koridoru, Ağustos 2005’te İsrail’in Gazze Şeridi’nden çekilmesine kadar İsrail güçlerinin kontrolünde kaldı ve bu tarihte Avrupa Birliği’nden gözlemcilerin huzurunda Filistin yönetimine teslim edildi. Eylül 2005’te İsrail ile Mısır arasında 1979 Barış Anlaşması’nın güvenlik maddesine ek olarak söz konusu koridorla ilgili anlaşma yapıldı.