HD 20794 d, Güneş’e benzeyen ancak biraz daha küçük ve yaşlı bir yıldızın etrafında dönüyor.
Yıldızın olgunluk evresinde olması, gezegenin yörüngesinin istikrar kazanmış olabileceği anlamına geliyor. Bu da HD 20794 d’yi potansiyel olarak yaşanabilir bir dünya haline getiriyor.
Oxford Üniversitesi’nden astrofizikçi Michael Cretignier, gezegenin keşfiyle ilgili olarak, “Gezegenin varlığını doğrulamak benim için büyük bir mutluluk oldu. Başlangıçta elde edilen sinyal çok zayıftı, bu yüzden kesinlikten emin olmak zordu. Ancak 20 ışık yılı gibi kısa bir mesafede olması, gelecekteki uzay misyonlarının onu görüntüleyebilmesi için umut verici bir fırsat sunuyor” dedi.
Yaşanabilir bölge içinde yer alıyor
Gökbilimciler, yaşamın temel bileşenlerinden biri olarak sıvı suyun varlığını dikkate alıyor. Bir gezegenin yüzeyinde suyun sıvı halde bulunabilmesi için, yıldızına ne çok yakın ne de çok uzak olması gerekiyor. Bu koşulları sağlayan yörünge bölgesi, “yaşanabilir bölge” olarak adlandırılıyor.
HD 20794 d’nin yıldızı çevresindeki yörüngesi yaklaşık 648 gün sürüyor ve büyük oranda bu yaşanabilir bölge içinde yer alıyor. Ancak yörüngesinin eliptik olması, zaman zaman gezegenin yıldızdan uzaklaşmasına ve yüzey sıcaklığının önemli ölçüde düşmesine yol açabilir.
Gezegenin yapısı netlik kazanmadı
Bilim insanları, HD 20794 d’nin yarıçapını tam olarak ölçemediği için gezegenin yoğunluğu ve bileşimi hakkında kesin bilgiye sahip değil. Eğer gezegenin yarıçapı daha küçükse, kayaç yapılı bir “Süper Dünya” olabilir. Ancak daha büyükse, yoğun gaz katmanlarına sahip bir “Mini Neptün” olma ihtimali bulunuyor.
Bu bilinmezlikler, gezegenin yaşanabilir olup olmadığı konusunda kesin yargılara varmayı zorlaştırıyor. Ancak gökbilimciler, gelecekte yapılacak gözlemlerle gezegenin atmosferini ve yüzey koşullarını daha iyi anlamayı umuyor.
Cretignier, “Benim işim bu bilinmeyen dünyaları keşfetmek. Ancak diğer bilim insanlarının, özellikle bu gezegenin yörüngesi ve Dünya benzeri olma potansiyeli hakkında neler bulacağını öğrenmek için sabırsızlanıyorum” dedi.
Keşfe ilişkin bilimsel makale Astronomy & Astrophysics dergisinde yayımlandı.
